Abluka altında tuttuğu Gazze’de 7 Ekim’den bu yana 22 binden fazla sivili acımasızca katleden ve Filistinlileri sürgün etme planları yapan siyonist İsrail rejimi için hesap verme zamanı yaklaşıyor.
Güney Afrika’nın İsrail devleti aleyhine Uluslararası Adalet Divanı’nda (UAD) açtığı “soykırım” davasında yer alan İsrail’e karşı ‘geçici önlemler alınması’ konusu, 11-12 Ocak tarihlerinde halka açık ve internet üzerinden canlı yayın duruşmalarında görüşülecek.
Duruşmaların ilk gününde Güney Afrika’nın sözlü olarak İsrail’e karşı ‘geçici önlemler alınmasını’ istemesi beklenirken İsrail, ikinci günde yine sözlü olarak savunmasını yapacak.
Güney Afrika Uluslararası İlişkiler ve İşbirliği Bakanlığı Sözcüsü Clayson Monyela, Güney Afrika’nın başvurusunun Malezya, Türkiye ve 57 ülkenin üye olduğu İslam İşbirliği Teşkilatı tarafından desteklendiğini belirtti.
Güney Afrika’nın 29 Aralık’ta yaptığı 84 sayfalık başvurusunda “İsrail’in Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi kapsamındaki yükümlülüklerini ihlal ettiği iddiaları” yer almıştı.
Uzmanlara göre Uluslararası Adalet Divanı, en kısa sürede İsrail’in saldırgan eylemlerinin sona ermesini veya ateşkes sürecinin başlamasını sağlayabilir.
Uluslararası Adalet Divanı sözleşmesini imzalayan İsrail, soykırım suçlamalarını reddediyor. Yapılan yorumlara göre Güney Afrika’nın açtığı davanın sonuçlanması yıllar sürebilir.
Ancak ara kararın haftalar içinde çıkabileceği belirtiliyor. Söz konusu ara karar da İsrail’in saldırılarını durdurması yönünde olabilir.
İsrail aleyhine çıkacak bir kararın ülkeyi siyasi ve ekonomik olarak izole edebileceği ifade ediliyor.
İsrail ordusunun, Gazze Şeridi’ne yaklaşık 3 aydır sürdürdüğü saldırılarında aralarında uluslararası yasaklı bombaların da bulunduğu ağırlığı 65 bin tonu geçen patlayıcı kullandığı duyuruldu.
Birlemiş Milletler’in Lahey’de bulunan temel yargı organı Uluslararası Adalet Divanı (UAD) devletleri yargılıyor.
Devletlerin dışında, uluslararası hukuku ihlal eden bireylerin de yargılanabilmeleri amacıyla Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) bulunuyor.
UCM’nin yalnızca bireyleri yargılama yetkisi var. Türkiye’den çok sayıda sivil toplum kuruluşu, İsrailli yetkililere karşı UCM’ye başvurmuştu.
Birleşmiş Milletler (BM) Konut Hakkı Özel Raportörü Balakrishnan Rajagopal, İsrail’e “Gazzelilerin zorla gönderilmesinin soykırım suçu olduğu” uyarısında bulundu.
Rajagopal, “Gazzelilerin zorla gönderilmeleri, özellikle yüksek çocuk sayısı nedeniyle soykırımdır. Kongo ya da bu halkı kabul edecek diğer ülkelerin yetkilileri, soykırıma yardım ve yataklık suçu işlemiş olur” ifadelerini kullandı.
İsrail’in Gazze’deki katliamları sürüyor. İsrail ordusunun, “güvenli” olduğu iddiasıyla Filistinlileri zorla göç ettirdiği Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah kentinde son üç günde düzenlediği saldırılarda 31 kişiyi öldürdüğü bildirildi.
Han Yunus kentine düzenlenen saldırılarda aralarında çocuk ve kadınların bulunduğu 20 Filistinli hayatını kaybetti, onlarca kişi de yaralandı. Salah ailesinin ise 14 üyesi birden öldürüldü.
İsrail makamları, Gazze Şeridi’nde alıkonan 51 Filistinli kadının İsrail’in Damon Hapishanesi’nde tutulduğunu belirtti.
Fakat daha önceki açıklamalarda 170 kadar genç kadının gerekçesiz tutuklandığı belirtilmişti.
